Kütahya'nın Simav ilçesinde, 28 Ekim 2023 tarihinde yerel saatle 12:15'te, Richter ölçeğine göre 4,5 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Depremin merkez üssünün derinliği 7 kilometre olarak belirlendi. Depremin ardından meydana gelen artçı sarsıntılar, halk arasında büyük bir panik yarattı. Kütahya'nın yanı sıra çevre illerde de hissedilen sarsıntı, birçok vatandaşın evlerini terk etmesine sebep oldu.
Peyderpey meydana gelen artçı sarsıntılar, Kütahya'daki vatandaşlarda ciddi bir tedirginlik oluşturdu. Başta Simav olmak üzere, Tavşanlı, Gediz ve Çavdarhisar gibi çevre ilçelerde de deprem hissedildi. Kütahya Belediyesi ve AFAD ekipleri, deprem sonrası acil durum ekiplerini harekete geçirerek, can ve mal kaybını minimize etmek için gerekli önlemleri almaya başladı. Bölgedeki birçok kamu binasında incelemeler yapıldı. Deprem anında sokakta olan bazı vatandaşlar, sarsıntının şiddetini böyle anlattı: "Artık böyle bir şeyle karşı karşıya kalacağımızı düşünmüyorduk. Her an her şey olabilir." şeklindeki ifadeleri, toplumda oluşan kaygının boyutunu gözler önüne seriyor.
AFAD’dan gelen açıklamalara göre, depremin ardından henüz bir can kaybı veya ciddi yaralanma bildirimi yapılmadı. Ancak, artçı sarsıntılara karşı halkın dikkatli olması gerektiği vurgulandı. İl genelinde yapılan değerlendirmeler neticesinde, Kütahya'daki okul binaları, hastaneler ve diğer kamu yapılarının güvenliği ile ilgili gerekli tedbirlerin alındığı ifade edildi. Kütahya Valisi, afetzedelere geçmiş olsun dileklerini iletirken, “Ülkemizin deprem gerçeği ile yaşamayı öğrendiği bu günlerde, hepimizin dikkatli ve tedbirli olması gerekiyor.” sözleriyle, vatandaşlara çağrıda bulundu. Ayrıca, gerekli görülen bölgelerde acil durum ekipleri ve sağlık ekiplerinin hazır bulundurulduğu bildirildi.
Çevre bilimciler ise bu depremin, bölgedeki fay hatlarının hareketliliği ile ilgili olduğunu ifade ederek, vatandaşların bilinçli bir şekilde hareket etmesi gerektiğini belirtti. Geçmişte Kütahya'da yaşanan depremler, bölgenin sismik riskinin yüksek olduğunu gözler önüne seriyor. Dolayısıyla, yıkıcı etkileri azaltmak için yapı güvenliğine önem verilmesi büyük bir gereklilik olarak ön plana çıkıyor.
Kütahya halkının, yaşanan bu olayın ardından hem fiziksel hem de psikolojik olarak etkilenebileceği düşünülüyor. Uzmanlar, deprem sonrası yaşanan korku ve kaygının, sosyal destek ile aşılabileceğine dikkat çekiyor. En önemlisi, başka bir depremin önüne geçmek için her bireyin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi gerektiği vurgulanıyor. Kütahya'daki bu günlerin, deprem gerçeği ile yaşamak zorunda olan birçok şehirde olduğu gibi, bir farkındalık oluşturması bekleniyor.
Sonuç olarak, Kütahya'da meydana gelen 4,5 büyüklüğündeki depremin ardından, halkın tedbirli olması, resmi kurumların hızlı davranması ve bilinçli bir toplum oluşturulması, gelecekteki sismik olayların etkilerini azaltacak en önemli faktörlerdir. Deprem kuşağında yer alan Türkiye için bu tür olaylar, sadece bir uyarı niteliği taşımakta olup, her bireyin bu gerçeği kabullenerek hareket etmesi gerektiği unutulmamalıdır.